Mithat ABAKAN/ ANTALYA, (DHA)- KAHRAMANMARAŞ merkezli 2 depreme, yaşadığı Hatay’ın Hassa ilçesinde yakalanan Edibe Gazel (70), “Bir gürültüyle uyandım, ne olduğunu anlamadım. Her yer çok sallanıyordu. Üzerime taş düştü. Bacağımı kıpırdatamadım. Yan …
Mithat ABAKAN/ ANTALYA, (DHA)- KAHRAMANMARAŞ merkezli 2 depreme, yaşadığı Hatay’ın Hassa ilçesinde yakalanan Edibe Gazel (70), “Bir gürültüyle uyandım, ne olduğunu anlamadım. Her yer çok sallanıyordu. Üzerime taş düştü. Bacağımı kıpırdatamadım. Yan tarafımdan kayınbiraderimin oğlu ‘Beni kurtarın’ diye bağırıyordu. Onu duyunca ben de bağırmaya başladım. Bir süre sonra onun sesi kesildi” dedi.
Kahramanmaraş merkezli 2 depremin etkilediği illerde hastanelerin de hasar görmesi nedeniyle birçok hasta, tedavileri için diğer illere gönderildi. Binlerce depremzede ise gerek AFAD aracılığıyla gerek kendi imkanlarıyla bölgeden ayrıldı. Felaketin ardından Antalya’nın Manavgat ilçesine gelen depremzedelere sağlık hizmeti verilen merkezlerden biri de Manavgat Devlet Hastanesi oldu.
Depremin olduğu gün Antalya İl Sağlık Müdürü İsmail Başıbüyük’ün yaptığı organizasyon çerçevesinde, ‘acil’ koduyla hazırlık yaptıklarını anlatan Manavgat Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Deniz, “Acil servislerimiz, yataklı servisimiz, yoğun bakım ve ameliyathanelerde ekstra personel görevlendirilerek, yer açılarak hazırlıklarımızı yaptık. Aynı gün depremzedelerimiz gelmeye başladı. Şu ana kadar toplam 1750 depremzedemiz hastanemize başvurdu, 60 depremzedemize yataklı tedavi hizmeti verdik, 50 hastamızı ameliyatla tedavi ettik. Yoğun bakım ünitemizde ise 15 hastamız var. İlçe Sağlık Müdürlüğü ekiplerimiz ile de ilçemize gelen tüm depremzedelerimizin sağlık taramalarını yapıyoruz. Bunlarla birlikte hastanemiz rutin tedavi hizmetlerimiz de devam ediyor” dedi.
‘ÇOCUKLARIMI SAĞ SALİM GÖRMEK İÇİN DUA EDİYORDUM’
Depremde 2 gün dışarıda kaldığı için 10 aylık kızının tedavisine Manavgat Devlet Hastanesi’nde devam edilen, Sütçü İmam Üniversitesi’nde güvenlik görevlisi olarak çalışan, evli ve 2 kız çocuğu babası Bünyamin Ak (45), depreme görevde yakalandığını söyledi. Depremin çok şiddetli olduğunu anlatan Ak, ailesiyle iletişim kuramadığı için büyük endişe taşıdığını ancak üniversiteye gelenler olduğu için onlara yardım ettiğini belirtti. Depremin Kahramanmaraş’ta olan bütün anılarını sildiğini söyleyen Ak, “Arkadaşlarla eve gittim ama trafik öyle yoğundu ki 3 saat falan sürdü eve gitmem. Eve giderken çocuklarımı dünya gözüyle sağ salim görmek için dua ediyordum. Durumları nedir bilmiyorum? Telefonla ulaşamıyorum, seslerini duyamıyorum. Eve giderken eş dost onların oturdukları yerleri gördüm, hep yerle bir olmuş. İşin doğrusu öyle olmasından çok korktum. Kendi ailem için korkarken, diğer tanıdıklarım için çok üzüldüm. Eve geldim, hanımı çocukları sağ salim gördüm dışarıda. Babam gelip evden çıkarmış onları. Onları gördüğüm zaman komşumuzun bir barakası vardı, onun altında bekliyorlardı” diye konuştu.
‘ANTALYA’YA OTOBÜS KALDIRIYORLARDI’
Depremin ardından ilk 2 gün dışarıda kaldıklarını ve havanın çok soğuk olduğunu belirten Bünyamin Ak, “Manavgat’ta kayınbiraderim var. Mahallemizde AFAD ekipleri vardı, Antalya’ya otobüs kaldırıyorlardı, müracaat ettik, ‘Otobüs hazır’ dediler. Buraya geldik. Küçük kızım o 2 gün üşüttüğü için hastalandı. Şimdi onun tedavisini yaptırıyoruz. Doktorlara ve hastane personeline çok teşekkür ederim, her şeyimizle ilgileniyorlar” dedi.
‘KOMŞULARIMIN ÇOCUKLARI KURTARDI’
Hatay’ın Hassa ilçesi Yukarı Abbas köyünde yaşayan, 8 çocuk ve 15 torunu bulunan Edibe Gazel, 10 yıl önce eşini kaybetti. Depreme tek başına yaşadığı evinde yakalanan ve üzerine tavan göçtüğü için yaralanan Gazel’in tedavisi Manavgat Devlet Hastanesi’nde devam ediyor. Gazel, yaşadıklarını “Bir gürültüyle uyandım, ne olduğunu anlamadım. Her yer çok sallanıyordu. Üzerime taş düştü. Bacağımı kıpırdatamadım. Komşularımın çocukları yardıma geldi, bana ‘Sen acele etme biz seni kurtaracağız’ dedi. Beni çıkardılar. Arabaya bindirdiler” diye anlattı.
Depremden sonra enkazın altında ne kadar kaldığını hatırlamadığını söyleyen Edibe Gazel, “Yan tarafımdan kayınbiraderimin oğlu ‘Beni kurtarın’ diye bağırıyordu. Onu duyunca ben de bağırmaya başladım. Bir süre sonra onun sesi kesildi” dedi.
2 kızı ve 1 oğlunun Manavgat’ta yaşadığını söyleyen Edibe Gazel, “Ben zaten Manavgat’a gelecektim. Karne tatilinde torunlarım gelmişti. Oğlum ‘Götüreyim seni de’ dedi. Ben her şeyimi hazırladım ama evimi bırakamadım. ‘Birkaç gün daha kalayım, temizleyeyim, öyle geleyim’ diye düşündüm. Onlar Manavgat’a geldi ben birkaç gün daha kalmak istedim sonra deprem oldu” diye konuştu.
“Bu haber Demirören Haber Ajansı tarafından hazırlanmış olup habere akilligundem.com tarafından herhangi bir editöryal müdahalede bulunulmamıştır.”