Yüksek enerji ve işçilik maliyetleri ile hazır giyim ve tekstil sektörü iç pazardan sonra yerli marka siparişlerini de Uzak Doğu’ya kaptırıyor.
Pandemi sonrası ihracatta ön plana çıkan hazır giyim ve tekstil sektörü, tutulan kura karşılık artan maliyetlerle, hem iç pazarda hem de ihracatta Uzak Doğu ülkelerine pay kaptırıyor. Avrupa’daki resesyonla ülke bazında yüzde 25’leri aşan ihracat kayıpları yaşayan sektör, rakiplere göre 3 katına çıkan enerji ve artan işçilik maliyetleri sonrasında iç pazardaki siparişlerin rakip ülkelere yönelmesi hızlandı.
Şeref Fayat
CİRONUN %40’I UZAK DOĞU’DAN
Tekstil sektöründe iç pazarda ithalat artarken, hazır giyim tarafında ise markalar yurtdışı mağazalarına yaptıkları tedariklerde Türkiye yerine rakip ülke tercihlerini hızlandırdı. TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meclis Başkanı Şeref Fayat, yerli markaların yurt dışı operasyonları için rakip ülkelere verdikleri siparişlerin hızlandığını kaydetti.
Fayat, “Cirosunun yüzde 30-40 arasını yurt dışı operasyonlarından kazanan markalar var. Rakipleri de Uzak Doğu’dan aldığı ve orada döviz riski de olmadığı için yurt dışına geçme oranı çok arttı. Alımlar, hiç rekabetçi olmadığımız ve o bölgeye yaptırmak zorunda olduğumuz polyester bazlı ceket ve montlarla sınırlıydı ama bu kur baskılanması devam ettiği sürece Türkiye’de çok rahat yaptırılan örme ve klasik ürünlerde de siparişlerin kayması normal” dedi.
Gelecek dönemlerde iç pazarda fiyat artışlarının görüleceğini aktaran Fayat, ihracata ilişkinse şu değerlendirmeyi yaptı: “Döviz en az 23-24 TL’ye gelmezse bu fiyatlarda ana pazarlarımızda da fiyat artırmamamız durumunda sipariş almamız mümkün değil. Yeni asgari ücretle hazır giyim ihracatçısı ilk yüklediği maldan itibaren yüze 10 zarar ederek yükleme yapmak zorundadır.”
İçeride de güç kaybediyor
Tekstil ve hammaddeleri sektöründe özellikle enerji maliyetleri sektör oyuncularını zorluyor. Son 3 aydır resesyon nedeni ile siparişlerin daraldığını navlun ücretleri nedeni ile Avrupa’daki rekabet güçlerinin de azaldığını kaydeden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri ihracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, şöyle devam etti:
Ahmet Öksüz
“Asya ülkelerine yönlendi alımlar. Enerji maliyetlerinin yüksek olması Türkiye’deki tekstil sektörünü en olumsuz etkileyen şey. Kumaş iplik gibi üretimlerde yoğun enerji kullanımı var. Rakiplerimiz elektriğe 8 sent öderken, biz 24 sent ödüyoruz. Rakiplerimizin 3 katı bir maliyet. İç pazarda da ithalat artıyor, iç pazarda da rekabet gücümüzü yitiriyoruz. Ya enerji maliyetleri düşecek, ya enflasyon düşecek, ya da kurlar artacak diğer türlü bir çıkış yok.”
Mekanizma tükendi
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, gelecek yıl adetlerde yüzde 20-30’luk düşüş beklediklerini; kurun stabil olması ile işçilik maliyetlerini kompanse edecek bir mekanizmanın kalmadığını belirtti. Lojistik ve hammadde maliyetlerinin düştüğüne işaret eden Kaya, “Hazır giyim şimdi ‘fast fashion’dan ‘slow fashion’a geçiyor, daha yavaş dönen bir sistem olacak. Bu fiyatlarla müşteriler kaçmaya başladı” dedi.