Toplam 37 bin 762 bin hektar tarım alanı olan Türkiye’de geçen yıla göre yağış oranında yüzde 31’lik azalma olması, aralık ve ocak ayının yağışsız geçmesi kuraklık tehlikesi yeniden gündeme getirdi.
Dünyada iklim değişikliğinin en çok etkilediği bölgelerden biri olan Türkiye’de kuraklık ve su sıkıntısı her geçen yıl artıyor. Geçen yıla göre yağış oranında yüzde 31’lik azalma olması, aralık ve ocak ayının yağışsız geçmesi kuraklık tehlikesi yeniden gündeme getirdi. “Kuraklık tehlikesine karşı ön alınmalıdır” diyen *CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, TBMM’de komisyon teklifinde bulundu.*
Yağışların azalması nedeniyle kuraklık tehlikesi her geçen yıl daha fazla hissediliyor. Kış mevsiminin bitimine bir ay kala, hala ülkenin önemli bölümünde kar ve yağmur yağmaması, üreticileri endişelendiriyor. Tarımsal üretimde rekolte düşüklüğüyle karşılaşılması tehlikesine dikkat çeken CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer; “Rekoltede azalma olması demek gıda fiyatlarının artması anlamına gelir. Yağış rejimindeki bu anormal değişiklik tüm tarımsal üretimi bozmak üzere, kuraklık ahtapot gibi çiftçiyi sardı, o yüzden hızla bir acil eylem planı oluşturmalıdır” dedi.
“BAŞLAYAN YAĞIŞLAR YETECEK Mİ”
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye genelinde yağışlarda 1991-2021 dönemi verilerine göre yüzde 40,6, geçen yıla göre de yüzde 31’lik bir azalma tespit edildiğini belirten CHP’li Özer, “Sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde” diyerek şöyle devam etti; “Şimdi başlaması beklenen yağışların da çok kurtarıcı olduğu düşünülmüyor. Yani bu yağışlar barajların dolması veya yer altı sularını beslemeye yetmeyecek gibi görünüyor. Bu nedenle de sulu tarım da dahil tüm ürünlerde rekolte kayıpları yaşanabilir. Ocak ayında güneş olması yalancı bahar etkisine neden oldu, bu, çiçek açmış meyvelerin yağış sonrası don riskiyle karşı karşıya kalması demektir. Bu da verimde kayıp demektir. Öte yandan çiftçi yağmur yağmazsa tarlasına atacağı gübrenin işe yaramayacağını, hatta tam tersine ürünü yakabileceğinden endişe ediyor. Verimin azalmasında bu da etken olacaktır.”
“BAKANLIĞIN KURAKLIK PLANI YOK MU”
Meclis’e bir araştırma önergesi vererek kuraklık ve tarıma etkileri üzerinde çalışma yapılmasını öneren CHP’li Özer, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamanın da tatmin edici olmadığına dikkat çekti. Özer şunları söyledi; “Bakan şubat ayı ile yağışlı sezona girileceğinin tahmin edildiğini, mevsim normallerine dönülürse kuraklıktan da çıkılacağını belirtmiş. Kuraklığın bitkisel üretimi henüz çok etkilemediğini yağışlar yetersiz kalırsa riskin büyüyebileceğini söylemiş. Yani anlaşılıyor ki, Bakanlığın hiçbir planlaması yok! Oysa ülke genelinde hububattan sebze ve meyveye kadar birçok ürünün rekoltesinde düşüş tehlikesine karşı ön alınmalıdır. Biz de Meclis’in konuya el atması için komisyon teklifinde bulunduk. Kuraklık ve sonuçlarının tarımsal üretimimize olumsuz etkilerinin belirlenmesi, ne yapılması gerektiğini de ortaya koyacaktır. Hızla bir acil eylem planı oluşturulmalıdır.”