Sanayi tesisi kirliliği vatandaşı bezdirdi

Mersin’de yaklaşık 50 bin vatandaşın yaşam sürdüğü Toroslar ilçesi Yalınayak ve Şevket Sümer mahallelilerinde son 10 yıldır adeta mantar gibi türeyen ve bir bölümü ruhsatsız olan sanayi tesislerinin yarattığı çevre kirliliği vatandaşı bezdirdi.

Mersin’de İmar planında konut alanı işaretli Yalınayak ve Şevket Sümer Mahallesi ile civarında yaşayan vatandaşların, beton, granül fabrikası, hurdacı, metal kesme gibi işletmeler yüzünden gündelik yaşamları çekilmez hale geldi.

Yıllardır sanayi tesisleri arasında kalan evlerinde hayatları adeta felç olan vatandaşlar, yaşanan çevre kirliliği ve gürültü yaratan çoğu ruhsatsız işletmeleri başta Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi(CİMER) olmak üzere, belediyelere, ilgili müdürlüklere yüzlerce dilekçe vererek şikâyet etti. Tüm şikâyetlere rağmen, bazı tesisler ruhsatsız çalışmaya, havayı kirletmeye ve gece gündüz gürültü yapmaya devam ediyor.

PANELDE SORUNA DİKKAT ÇEKİLDİ

Konu, tüm belediyelere, bakanlıklara, meclise taşındı ancak ruhsatsız çalışan tesislerle ilgili adım atılamadı. Mahalle sakinleri, sorunlarına dikkat çekmek için bir sitenin bahçesinde düzenlenen panelde bir araya geldi. Panelde çocuklar ve yetişkinler “Kanser olmak istemiyoruz”, “Temiz hava, temiz su, temiz toprak”, “Mersinlerin sağlığıyla oynamayın” yazılı pankartlar açtı.

“İNSANLAR ZEHİR SOLUYOR”

Panelde konuşan Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Nasır Nesanır, sorunun son derece ciddi bir sorun olduğunu belirterek yetkili kurumların görevlerini yeterince yapmadığını savundu.

Yalınayak bölgesinde mevcut bulunan beton fabrikası, plastik atık yakma ve plastik malzeme üretimi yapan tesisler, kamyon kasası üretimi yapan, atık ve hurda toplama işletmelerinin çoğunun ruhsatsız çalıştığını hatırlatan Dr.Nesanır, şunları söyledi:

“Bölgede yapılan üretimlerin arasında yurt dışından ithal edilen plastikler yakılarak imha edilmektedir. Atık ithal plastiklerden meyve ve sebzelerde kullanılan plastik kasalar üretilmektedir.

İthal edilen plastik atıklar zehirlidir. Bu zehirli atıklardan üretilen kasalarda taşınan gıdalara da zehir bulaşmaktadır. Burada üretilen eski ve yeni kamyon kasalarının üretiminde kullanılan kumlama ve taşlama yöntemleri, beton santralinin çalışmaları sırasında açığa çıkan atık sular, tozlar ve gürültü, atık hurda tesislerinin çalışmalarından yayılan kötü kokular ve tozlar bölgeyi yaşanmaz hale getirmiştir.

Bu işletmeler konut alanlarının içinde faaliyet göstermektedir. Ruhsatsız olan ve ayrıca mahkemelerce ruhsatları iptal edilen ve insan sağlığının bozulmasına neden olan işletmeleri kapatmalıdır. Bölgede yaşayan insanların zehir solumalarına ve sağlıklarının bozulmasına göz yummamalıdır.”

Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan, bölgedeki plastik yakma tesislerinin İngiltere ve Almanya’dan ithal edilen plastik atıkları burada imha ederek toplumu zehirlediğini dile getirerek, acil önlem alınması çağrısında bulundu.

TEMA Vakfı Temsilcisi Perihan Pazarbaşı ise çevre sakinlerine örgütlenme çağışı yaparken Avukat Semra Kabasakal hukuki süreç hakkında bilgi verdi. Panelin ardından mahalle sakinleri sokak aralarında “Kanser olmak istemiyoruz” şeklinde sloganlar atarak bir süre yürüdü.