Mehmet Can PEÇE/RİZE, (DHA)- RİZE Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Köse, sıcak ve hızlı tüketilen çaya ilişkin yapılan son araştırmaları değerlendirerek, “Bilimsel kanıtlar, net bir şekilde …
Mehmet Can PEÇE/RİZE, (DHA)- RİZE Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Köse, sıcak ve hızlı tüketilen çaya ilişkin yapılan son araştırmaları değerlendirerek, “Bilimsel kanıtlar, net bir şekilde gösteriyor ki; bizim de dahil olduğumuz Orta Doğu toplumlarında yoğun ve sıcak çay tüketiminin ağız bölgesi kanser riskini artıran etkenlerden biri olduğu yönündedir. Çay tiryakilerinin çayı çok sıcak değil de biraz daha soğuk tüketmesini önerebilirim” dedi.
Çin ve Amerika’da yapılan araştırmalarda; düzenli olarak sıcak ve hızlı tüketilen çay ile kahvenin vücuttaki mukozaları yaktığı, buna bağlı kişinin ağız bölgesindeki kanser riskini 3 kat arttırdığı ortaya çıktı. Bilim insanları, aşırı sıcak içeceklerin tüketilmesinin yenilenen hücreleri kanserli hale getirebileceği yönünde de tespitte bulundu. Konuya ilişkin konuşan RTEÜ Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Köse, “Ülke olarak çayı sıcak ve hızlı içme alışkanlığındayız. Sıcak ve yoğun bir şekilde tüketilen çay, ağız ve boğaz mukozasında kronik tahribatlara neden olup, ileride baş-boyun bölgesindeki kanser gelişim riskini artırıyor. Bilimsel kanıtlar, net bir şekilde gösteriyor ki; bizim de dahil olduğumuz Orta Doğu toplumlarında yoğun ve sıcak çay tüketiminin ağız bölgesi kanser riskini artıran etkenlerden biri olduğu yönündedir. Çay tiryakilerinin çayı çok sıcak değil de biraz daha soğuk tüketmesini önerebilirim” dedi.
‘ILITARAK TÜKETMEMİZ DAHA DOĞRU’
Çayın taze ve ılık tüketilmesinin vücuda fayda sağlığını da aktaran Prof. Dr. Köse, “Bu nedenle de çay tüketimini biraz sabredip, ılıtarak tüketmemizin daha doğru olacağını düşünüyorum. Bunun yanı sıra çayın 15 dakikada demlenip, yarım saate tüketilmesini öneriyorum. Çayın vücudumuza belirgin faydaları da vardır. Çay yapısında güçlü antioksidanları barındıran değerli bir milli içecektir. Biraz daha dikkat edip, ılık ve taze içersek çaydaki hazzımızı arttırabiliriz” diye konuştu.
‘HİÇBİR SIKINTI OLMAZ’
Çay ocağı işletmecisi Ayşegül Memişoğlu ise Rizelilerin ılık çay içmediğini söyleyerek, “Bardakları ‘daha haşlı olsun’ diye 2 kere sıcak sudan geçiriyoruz. Soğuk olursa bizi döverler” dedi.
Ali Pala da “Rizeliler, çayı sıcak içer. Bu yönde kanser veya hastalık görmedim. Hiçbir sıkıntı olmaz. Benim gibi Rizeliye soğuk çay içeremezsin. Kimi tabağı atar, kimisi tartışır. Soğuk çay içmez. Bugün, benim 30’uncu bardağım. Bu bardağımı 50 yapacağım ki; ayılacağım. Yeter ki sıcak olsun” diye konuştu.
Ali Rıza Büyük de “Bilgim yoktu ama biz bir vitamin varmış gibi çay içiyoruz. Karadeniz’de çay sıcak içilir. Çay soğuk geldiğinde, ‘bu çay niye böyle değiştir’ deriz” ifadelerini kullandı. (DHA)