31 Mayıs 2011 tarihinde dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Artvin’in Hopa ilçesine yapacağı ziyaret öncesinde çıkan olaylarda polisin gaz …
31 Mayıs 2011 tarihinde dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Artvin’in Hopa ilçesine yapacağı ziyaret öncesinde çıkan olaylarda polisin gaz sıkması sonucu rahatsızlanan ve kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun davasına Trabzon’da devam edildi. Lokumcu’nun oğlu Ulaş Lokumcu, “Yargılanmasını istediğim kişi şu an Cumhurbaşkanı oldu” dedi.
Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada daha önceki duruşmaya gelmedikleri için ifadeleri alınamayan sanık polis memuru dinlendi. Duruşmada savunma yapan Erzurum Çevik Kuvvet Amiri Erol Darcan, 74 kişilik bir ekiple Hopa’ya geldiklerini ve göstericilerin taş ve şişe atmaları üzerine gaz kullandıklarını söyleyerek, “Bir basın açıklaması yapıldı. İlçe Emniyet Müdür bazı anonslar yaptı. Bu anonsların ardından grup dağılmayınca kaymakam bey bir müdahale emri verdi. Emir bana Fatih Ünlü tarafından iletildi.
Rahmetlinin ölüm haberinin ardından olaylar daha yükseldi. Olay bundan ibaret” dedi. Darcan, bir çok soruya ise “Bilmiyorum, hatırlamıyorum” diye cevap vererek suçsuz olduğunu ileri sürdü.
“GERÇEK SUÇLULAR YARGILANSIN”
Metin Lokumcu’nun oğlu Ulaş Lokumcu, olay tarihinde üniversite öğrencisi olduğunu ve İzmir’de bulunduğunu söyleyerek babasıyla gün içinde yaptığı telefon konuşmalarını anlattı. Babasını en son konuşmasında kendisine Hopa’nın karıştığını ve dağılmalarını beklemeden gaz atıldığını söylediğini belirten Ulaş Lokumcu, köye gidene kadar 3 kez kimlik kontrolünden geçtiğini kaydetti.
Kendilerini ve Hopa halkının çok cezalar çektiklerini söyleyen Lokumcu, “Biz suçlular yargılansın istiyoruz. Belki buradakiler de masumdur, bilmiyorum. Zaten ben yargılansın istediklerim, yargılanmıyor. Benim yargılansın istediğim kişi, şu an Cumhurbaşkanı oldu. Bakın hakim bey siz vereceğiniz kararla biber gazının kimyasal gaz olduğunu gösterebilirsiniz. İnsanlar ölüyor. Maçlar da bile insanlar ölüyor” diye konuştu.
“ÜÇ MAYMUNU OTNUYORLAR”
Metin Lokumcu’nun eşi Gülay Lokumcu, olaydan bir gün önce eşiyle çay kestiklerini ve hiç bir rahatsızlığının olmadığını açıklayarak, “25 yıl Metin ile aynı hayatı paylaştık. Birlikte öğretmenlik yaptık. Öldürüldüğü günden bir gün önce beraber çay toplamıştık.
500 kiloya yakın çayı ikimiz sabah 7’den öğlen 3’e kadar topladık. 500 kilo çayı çuvalladık, Metin sırtına taşıdı arabaya kadar. Sonrasında da yorulmadı, diğer işleri halletmek için Hopa’ya gitti. Bu benim onunla son çay topladığım gün oldu. Sağlık sorunu olan biri o kadar çayı toplayabilir, sırtında taşıyabilir mi? Eşimin hiçbir sağlık sorunu yoktu. Onu gazla öldürdüler. Üç maymunu oynuyorlar; görmedim, duymadım, bilmiyorum, diyorlar. Peki Hopa neden savaş alanına döndü? ” dedi.
“LOKUMCU SOYADLI KİMSE KAMUYA ALINMADI”
Metin Lokumcu’nun kardeşleri de ağabeylerinin hasta olmadığını ve biber gazı nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi. Ayşe Bekar adlı kız kardeşi ise ağabeyinin eğitime gönül verdiğini, köyden çocukları evine toplayıp okuttuğunu ve herkesin yardımına koştuğunu anlattı.
Köye yapılmak istenilen HES’e ilk Metin Lokumcu’nun karşı çıktığını vurgulayan Ayşe Bekar, “Onun öldürülmesiyle değil öldürüldükten sonra da ailemizin yaşadığı zorluklar bitmedi. Cezalandırıldık, fişlendik.
Örneğin, bizim aileden hiç kimse devlet kurumlarında işe alınmadı. Soyadı Lokumcu olan bir yakınımız Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Hastanesi’ne bahanelerle yatırılmadı. Yine bir yeğenimiz, ‘Metin Lokumcu amcamdır’ dediği için saldırıya uğradı, dayak yedi. Yetmedi iki karikatür paylaştım diye, hakaret davası açıldı 11 ay ceza verildi. 3 yıl bu davalarla uğraşırken ruh sağlığım bozuldu” ifadelerini kullandı. Lokumcu ailesi gerçek sanıkların tespit edilerek yargılanmasını talep ederek adalet istediklerini dile getirdi.
Davayı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç ve Ahmet Kaya, HDP İzmir Milletvekili Zeynel Özel, Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Çervatoğlu ile STK temsilcileri de takip etti. Duruşma eksiklerin tamamlanması için ertelendi.