Antalya’nın Serik ilçesinde köpekten kaçarken yola çıkan ve kamyonun çarpmasıyla ağır yaralanıp, 23 gün sonra hayatını kaybeden 9 yaşındaki Mahra …
Antalya’nın Serik ilçesinde köpekten kaçarken yola çıkan ve kamyonun çarpmasıyla ağır yaralanıp, 23 gün sonra hayatını kaybeden 9 yaşındaki Mahra gözyaşları arasında toprağa verildi. Küçük kızın, anne, baba ve kardeşi ise tabuta son kez sarılarak gözyaşı döktü.
Olay, Serik ilçesine bağlı Belek Mahallesi’nde 5 Mart Cumartesi günü sabah saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bahçeye inmek için evden dışarı çıkan 9 yaşındaki Mahra Melin Pınar, boş bir araziye geldiğinde başıboş köpeklerin kendini kovaladığını görünce yola fırladı.
O esnada İrfan Y.’nin kullandığı 07 YBJ 06 plakalı kamyonun tekerleği, Mahra’nın sağ bacağının üstünden geçti. Olayı fark eden kamyon şoförü araçtan indi ve yaralanan küçük kızın yanına gitti. Çevredekilerin yardımıyla sağlık ve polis ekiplerine haber verildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından, yaralı küçük kız ambulansla Antalya’ya sevk edildi.
YAŞADIĞI EVE GÖTÜRÜLDÜ
Hastaneye sevkinden kısa bir süre sonra bacağı kesilen ve 23 gündür yoğun bakım ünitesinde tedavisi süren Mahra, dün hayatını kaybetti. Cenaze ise işlemlerin ardından Adli Tıp Kurumu morguna getirildi. Sabah saatlerinde gözyaşları arasında anne Derya Pınar ve baba Murat Pınar tarafından teslim alınan cenaze önce Serik Devlet Hastanesi morguna getirilerek define hazır hale getirildi. Daha sonra Belek Mahallesinde ailenin yaşadığı eve getirilerek burada dua edilip helallik alındı.
TABUTA SARILAN AİLE UZUN SÜRE GÖZYAŞI DÖKTÜ
Cenaze için Belek Camii’nde tören düzenlendi. Törene Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çalışkan, Serik Belediye Başkanı Enver Aputkan, aile yakınları ve ailenin mesai arkadaşları katıldı. Cenaze namazı öncesi anne Derya Pınar, baba Murat Pınar ve 8 yaşındaki çocukları tabuta sarılarak uzun süre gözyaşı döktü.
KÜÇÜK MURAT’I ANNE VE BABASI TESELLİ ETTİ
8 yaşındaki küçük çocuğu ise anne ve babası teselli etti. Annenin, “Ablan melek oldu yavrum. O hem kalbi güzel hem de kendi çok güzeldi” cümleleri ise gözyaşlarına boğdu. Baba Murat Pınar da tabuta sık sık başını koyarak uzun süre gözyaşı döktü. Anneanne Aynur Yılmaz ise tabuttan uzun süre başını kaldıramadı. Öte yandan cenazeye katılanlara küçük kızın fotoğrafı dağıtılarak, göğüslerine takmaları sağlandı. Cenaze kılınan cenaze namazının ardından Belek Mezarlığında gözyaşları arasında toprağa verildi.
“GEREKLİ OLAN HER KURUMU, HERKESİ DAVA ETTİK”
Cenaze sonrasın gazetecilerin sorunu cevaplayan acılı baba Murat Pınar, “Şu anda çok zor durumdayım. İnşallah bundan sonra başka çocukları bu şekilde toprağa vermeyeceğiz. Bunun için elimden gelen her türlü mücadeleyi yapacağım. Dava süreçlerimiz olacak. Gerekli olan her kurumu herkesi dava ettik. Bunların sonucunu beklerken de biz de bu başıboş sokak köpekleri için gerekli olan çalışmayı yapacağız. Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerine de cenazede konuyu aktardım. Bu çocuklar hepimizin çocuğu, sizin de çocuklarınız, devletin çocuğu olduğunu söyledim. Bu sorunu çözmek sizin boynunuzun borcu dedik. Ne yapacaklar göreceğiz” dedi.
“SON İKİ SAAT BİZ VEDALAŞALIM DİYE DOKTORLAR YAŞATMAYA ÇALIŞTI”
Bundan sonra da susmayacağını dile getiren Pınar, “Sonuna kadar mücadele edeceğim. İsteyen herkesin yanında olacağım. Kim isterse. Herkese destek vereceğim. Beynin vücuda hükmedememesinden dolayı kalp dayanmadı. Son iki saat biz vedalaşalım diye doktorlar yaşatmaya çalıştı. Herkes vedalaştı. Doktorlara teşekkür ederim. En son tansiyonu 6-2’ye düşmüştü. Daha fazla gücü yetmedi. Sonra kaybettik. 45 dakika kalp masaj yapıldı ama olmadı. Gerçekten bir melekti. Son sözü Pazar günü gelince kaza günü hastaneye getirdiğimizde, “Babacığım ölmeyeceğim demi demişti?” İyileşeceksin demiştim. Ama başaramadık, koruyamadım. Diğer evlatlarımı koruyacağım” diye konuştu. (İHA)
