Nuri PİR-Yusuf KANTARLI/HATAY,(DHA)- HATAY’ın Antakya ilçesinde depremlerin büyük hasar verdiği tarihi Uzun Çarşı’da kepenk açan birkaç iş yerinden olan tatlıcı dükkanı sahibi Şahap Fansa, “Caddelerimiz hala moloz. İnşallah bir an önce kaldırırız da …
Nuri PİR-Yusuf KANTARLI/HATAY,(DHA)- HATAY’ın Antakya ilçesinde depremlerin büyük hasar verdiği tarihi Uzun Çarşı’da kepenk açan birkaç iş yerinden olan tatlıcı dükkanı sahibi Şahap Fansa, “Caddelerimiz hala moloz. İnşallah bir an önce kaldırırız da esnafımız cesaretlenir, canlanır. Antakya’yı terk etmedik” dedi.
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremler nedeniyle Antakya ilçesinde 3,5 kilometre uzunluğundaki tarihi Uzun Çarşı, büyük hasar aldı. Hatay’ın İpek Yolu üzerinde olması nedeniyle çok eski dönemlerden beri şehirdeki ticaretin merkezi konumunda bulunan çarşının dar sokaklarındaki birbirinden renkli dükkanların çoğu yıkıldı. Deprem öncesinde yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini gören çarşı, kent genelinde olduğu gibi molozların arasında kaldı. Yıkımdan önce sokaklarında defne sabunundan nar ekşisine, zeytinyağından meyan kökü şerbetine, künefeden tepsi kebabına kadar yöreye özgü lezzet ve ürünlerin bulunabildiği çarşıda iş yerlerinin kepenklerini sadece birkaç esnaf açabildi.
Çarşıdaki tatlıcı dükkanında 4 kuşaktır sadece ramazan ayında küncülü helva üreten esnaf Şahap Fansa, bu geleneği sürdürmek amacıyla ramazanın ilk gününde iş yerini açtığını anlattı. Uzun Çarşı’nın bir kolunun, dünyanın ilk kez ışıklandırılan turistik Kurtuluş Caddesi’nde bulunduğunu, içerisinde han ve hamamların da yer aldığını kaydeden Fansa, deprem nedeniyle büyük acılar yaşadıklarını anlattı.
‘TARİHTEN ESER YOK’
Depremin ilk haftasında psikolojilerinin çok bozuk olduğunu aktaran Fansa, “Çıldıracağız diye düşünmüştük. Ailemizde bir kayıp yok ama uzaktan akraba, eş, dost, onları kaybettik. Biz Antakyalılar için eşin, dostun, akrabanın, kardeşinden, babandan farkı olmadığı için üzücü bir şey. Depremden sonra halkımız birbiriyle kenetlendi, destek oldu. Şehir dışından da gelenler oldu. Eskiden bu çarşıda çok yoğun insan kalabalığı olurdu, sokaklarda yürünemezdi ama şimdi kimse yok, sadece biz varız. Sayıları az da olsa bazı vatandaşlar gezmeye başladı. Caddelerimiz hala moloz. İnşallah bir an önce kaldırırız da esnafımız cesaretlenir, canlanır. Yarın için plan yapmıyoruz, depremler devam ediyor ama Antakya’yı terk etmedik. Bu çarşı dünyanın ilk ticarethanelerindendir. Hatay’ın binlerce yıllık tarihi var ama şu an tarihten eser yok. Anadolu’nun ilk camisi Habibi Neccar bile yıkıldı. Çocuklarla eşimi, yengemi, babamı, annemi Bursa’daki akrabalarımızın yanına gönderdik. Geri kalanımız, hepimiz buradayız” dedi. (DHA)