DOLAR
38,8455
EURO
43,3216
ALTIN
3.978,92
BIST
9.668,36
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
24°C
İstanbul
24°C
Az Bulutlu
Cumartesi Yağmurlu
19°C
Pazar Hafif Yağmurlu
20°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
23°C
Salı Parçalı Bulutlu
21°C

Coronadan sonra ‘psikolojik hastalık’ pandemisine dikkat

Türkiye’de ilk corona virüsüne bağlı ölüm vakasının yaşanmasının üzerinden geçen iki yılın ardından bilim camiası şimdi de psikolojik hastalık …

Coronadan sonra ‘psikolojik hastalık’ pandemisine dikkat
21.03.2022 12:53
A+
A-

Türkiye’de ilk corona virüsüne bağlı ölüm vakasının yaşanmasının üzerinden geçen iki yılın ardından bilim camiası şimdi de psikolojik hastalık pandemisine dikkat çekiyor. Pandemi; takıntılı hastalıklar, depresyon ve anksiyeteyi de beraberinde getirdi.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Atasoy, bilinmezlikle başlayan corona virüsü sürecinde salgının getirdiği izolasyonla hayattan kopmaların yaşandığına dikkat çekti. Atasoy, hastalığı yaşayanlar için yaralayıcı etkileri olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

HAYATTAN BİR MİKTAR KOPTUK

– Pandemi süreci tabi başlangıcındaki koşullarla şu an değişti. Başlangıcında çok korku oluşturdu. Ciddi bir bilinmezlik oldu. Pandeminin başlarında çok fazla ölüm yaşandı. Salgının getirdiği korkular ve o dönemde ciddi hastalananlar, ölümler oldu. Herkesin ailesinde benim de olmak üzere korona virüsten kaybettiğimiz yakınlarımız oldu. İzolasyon oldu. Bildiğimiz hayattan bir miktar koptuk. Eve kapanmalar oldu.

EKONOMİK GÜÇ GİDEREK AZALDI

– Bunun oluşturduğu alışkanlıkların değişmesi, çocuklar okula gidemedi. İşini kaybedenler oldu. Kapanan işyerleri oldu. Bu hayatın pek çok alanında sağlığımızı tehdit etti. Sosyal hayatımızı, ekonomimizi tehdit etti. Tüm dünyada ve ülkemizde de sahip olduğumuz ekonomik güç giderek azaldı. Hastalığı yaşayanlar yada hastalık nedeniyle ağır belirtiler geçirenler ölümle karşılaşan insanlarda tabi ki bu sürecin çok daha yaralayıcı etkileri oldu.

Coronadan Sonra ‘Psikolojik Hastalık’ Pandemisine Dikkat

Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuray Atasoy

Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama Hastanesi’nde görev yapan sağlık çalışanlarıyla yaptıkları araştırmaya dikkat çeken Nuray Atasoy, şu bilgileri paylaştık:

KAYGI BOZUKLUĞU VE DEPRESYON

– Araştırmalar şöyle gösteriyor. Bizim kendi klinik pratiğimizde yani bizde yavaş yavaş pandemi öncesi sonrası bir çalışma sağlıkçılarda yaptık. Pandemi sürecinde sağlıkçıların ne durumda olduğuyla ilgili kendi hastanemizle ilgili. Yüzde 50’ye varan sağlık çalışanında kaygı bozuklukları, depresyon geliştiğini gördük.

– Belki çalışmanın getirdiği tempodaki artış özellikle pandeminin başlarında uzun süreli görevlendirmeler oldu. İnsanlar evine gitmeye korktu. Bunlar zaten pandemiyle ilgili sayılara bakıldığında da sağlıkçılardaki corona geçirme ihtimali ve virüsle ilgili ölüm sayıları genel toplumdan çok daha fazla oldu.

TAKINTILI HASTALARDA ARTIŞ OLDU

– Çok fazla kayıp verdik. En azından sağlıkçılarda bunun getirdiği psikolojik bir depresyonlu olma, anksiyete halleri, takıntılı hastalıklarda artış gördük. Mikrop korkusu, temizlik kaygısı olan insanlarda bu korkular pandemiyle beraber daha güçlü hale geldi. Bunun yansımalarını hastalarımızda da gördük.

Pandemi öncesinde gördüğümüz hasta sayılarıyla şu anda rahatsızlanıp bize ulaşan hasta sayıları arasında yüzde 50’ye yakın artış gerçekten var. Tabi ki bunu ulusal yada toplumsal çapta önemli araştırma projeleriyle daha objektif bir biçimde ölçmek gerekiyor. Bu bizim gördüğümüz bizim izlenimlerimiz kendi pratiğimizden yola çıkarak söyleyebileceğimiz şeyler.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.