Gök bilimciler, neredeyse yedi yıl önce uzaya fırlatılan bir SpaceX roketinin mart ayının başında Ay’a çarpma yolunda olduğunu açıklamıştı …
Gök bilimciler, neredeyse yedi yıl önce uzaya fırlatılan bir SpaceX roketinin mart ayının başında Ay’a çarpma yolunda olduğunu açıklamıştı.
Dünya atmosferine geri dönmek için yeterli yakıta sahip olmayan Falcon 9’un, 4 Mart 2022 tarihinde Ay’a çarpacağı duyurulmuştu.
ROKETİN ÇİN’E AİT OLDUĞU İDDİALARI VARDI
Daha sonra ise astronomlar, Ay’a çarpacak olan cismin SpaceX’in roketi olmadığını, Çin tarafından 2014’te fırlatılan bir roket olma ihtimalinin yüksek olduğunu söylemişti.
ÇİN: ROKET BİZE AİT DEĞİL
Çin Dışişleri Bakanlığı, önümüzdeki ay Ay’ın uzak tarafına düşmesi beklenen kullanılmış bir roket güçlendiricisinin 2014 yılında Çin’in Ay görevine ait enkaz olduğu yönündeki haberleri yalanladı.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, cismin Çin misyonundan olup olmadığı sorulduğunda, “Çin’in gözlemlerine göre, 2014 yılında fırlatılan Chang’e 5 (roket), güvenli bir şekilde Dünya atmosferine girdi ve tamamen yandı.” dedi.
Şüpheli roket parçasının yaklaşık on yıl süren yolculuğu, uzay enkazı ve Dünya atmosferinin dışında çöpleri izlemekten yasal olarak kimin sorumlu olduğu konusundaki tartışmaları yeniden ateşledi.
ROKET ÇİN’İN Mİ ABD’NİN Mİ TARTIŞMALARI
2015’te fırlatılan Falcon 9 roketi, DISCVR isimli bir uyduyu taşıyordu. Ancak gök bilimciler, DSCOVR uydusunun Ay’a yeterince yaklaşmadığını; bu yüzden de Falcon 9’un herhangi bir parçasının Ay’a çarpma ihtimalinin gerçekçi olmadığını savunuyor.
Çin’in Ekim 2014’te Ay’a Chang’e 5-T1 isimli görevini işaret eden bilim insanları ise, kullanılan roketten toplanan verilerin ve fırlatma tarihinin Ay’a çarpacak nesne ile birebir örtüştüğünü söylüyor.
Yaklaşık 4 tonluk roket, şu anda saatte yaklaşık 9 bin kilometre hızla ilerliyor. Ancak bu çarpışma, tahmin edebileceğiniz gibi oldukça küçük olacak ve Ay’ın uzak tarafında gerçekleşeceği için Dünya’dan bile görülemeyecek.
Uzmanlara göre bu çarpışma, Dünya açısından tehlike yaratmıyor. Ancak yörüngede giderek büyüyen ve yeryüzündeki canlılar için potansiyel tehlike oluşturan uzay enkazı sorununu bir kez daha gündeme getiriyor.
